2000’lerin başında, retro tasarım ateşi yakalandı ve Chevrolet’in tasarım departmanı gözlerini 40’lardan kalma arabalara çevirdi.
Sonuç Chevrolet High Heritage Roof veya kısaca HHR oldu.

Biyotasarım dönemi sona erdikten ve müşteriler farklı tasarım dillerine bakmaya başladıktan sonra, Chrysler ve Chevrolet farklı bir yaklaşım denedi: yeni bir platform üzerine inşa edilmiş retro tasarım görünümü. HHR iyi bir örnekti ama ne yazık ki otomobil üreticisi ona yanlış motorlar taktı. Bunun üzerine, sadece birkaç yıl sonra, otomotiv endüstrisi dünya mali krizi altında çöktü. Sonuç olarak, HHR aralığı bir halef olmadan öldü.

HHR, geçmiş tasarım modellerinden ilham almak için mükemmel bir örnekti. Yatay çıtalara sahip düz ızgara, Chevrolet Suburban’ın üçüncü neslinin ızgaralarına benziyordu. Bu art-deco tarzı o zamanlar için büyüleyiciydi ve hala piyasada bazı duygular uyandırabilirdi. Daha geniş ve daha düşük çamurlukları, kare farlara sahipti. Yüksek tavanlı kabin geçmişte beyzbol şapkası değil şapka giyenler için tasarlanmıştı. Arkada, çift arka lambaları yuvarlatılmış ve D sütunlarının altına monte edilmiştir.

İçeride, HHR, kova koltukları ve kalıplanmış bir gösterge paneli ile modern bir tasarım sundu. Eğrileri bir şekilde eski Chevrolet’lere benziyordu ama gösterge paneli yeniydi. Hatta ses sistemi için bir orta konsol ve bir orta konsol içeriyordu. Sürücü ve ön yolcu için ayrı kolçaklar geçmişte kaldı.

Büyüleyici tasarımına rağmen, Avrupa’da HHR satışları düşüktü. Araba üreticisi, dizel motorun yeni kral olduğu bir çağda sadece benzinli motorlar kurdu. Ayrıca, 2.2 litrelik ve 2.4 litrelik versiyonları daha yüksek vergilerden muzdaripti.